LGBT aktivistleri eşcinselliğin pedofili ile bağlantılı olmadığını savunsa da bilimsel istatistikler gey ve lezbiyenler arasında pedofilik davranış oranlarının daha yüksek olduğunu göstermektedir.
Eşcinseller ve lezbiyenler arasında heteroseksüellere kıyasla 19 kat daha fazla pedofili vakası olduğu kanıtlanmıştır.
Kadın pedofiller;
Heteroseksüel kadınlar olarak da bilinen lezbiyenler, kadın pedofiller arasında önemli bir gruptur. Çocukları taciz etme ve bu tür suçları bildirme olasılıkları daha düşük olmasına rağmen, kadın pedofiller arasında lezbiyenlerin oranı artmıştır. Vandiver ve arkadaşları (2004) Teksas’ta 471 kadının cinsel istismar vakalarını altı grupta sınıflandırmıştır. Pedofili lezbiyenler arasında daha yaygındır:
- “heteroseksüel suçlular” %31 (146), kurbanları ortalama 12 yaşında çocuklardı;
- “suçlu olmayan homoseksüel tacizciler” %24 (114), kurbanları %96 oranında kız çocuklarıdır ve ortalama yaşları 13’tür.
- “Cinsel suçlular (cinsel sadistler-saldırganlar)” %23 (112), bunların %40’ı kız, yaş ortalaması 11.
- “Çocuk tacizcileri” Mağdurların %10’u (50) kız ve erkek, yaş ortalaması 7.
- “Homoseksüel failler” %4 (22) Mağdurların %73’ü kızdır, yaş ortalaması 11’dir.
- “Saldırgan homoseksüel failler” %3 (17) Mağdurların %88’i kızdır, yaş ortalaması 31’dir.
471 failin %31’i heteroseksüeldi.
Toplam: Homoseksüel kadınların %67’sinin pedofil olduğu tespit edilmiştir.
Bu araştırma 2004 yılında yapıldığına göre ardan geçen 20 yılda bu oranların artmış olacağı kuvvetle muhtemel olduğuna göre nasıl bir dehşet içinde olduğumuzu bilmeliyiz.
Erkek pedofiller;
Erkek pedofillerin homoseksüel ve biseksüel olma olasılığı daha yüksektir ve diğer gruplara göre daha yüksek yeniden suç işleme oranlarına sahiptirler. Homoseksüel pedofiller yüzlerce çocuğu taciz ederken, heteroseksüel pedofillerin çok az sayıda kurbanı vardır. Bu pedofiller genellikle zihinsel ve bağımlılık bozukluklarına veya sosyopatik/antisosyal kişilik özelliklerine sahiptir, bu da onları yeniden suç işleme olasılığı daha yüksek ve toplum için daha büyük bir tehlike haline getirir. Buna ek olarak, pedofillerin %50-70’i röntgencilik, teşhircilik, froterizm veya sadizm tanı kriterlerini karşılamaktadır. Uzmanlar, çocukluk travmasının pedofillerin saldırganla özdeşleşerek istismar döngüsünü tekrarlamasına neden olabileceğine inanmaktadır.
Eşcinsel bir aktör olan Kevin Spacey pedofili ile suçlanmıştır; 14 yaşında bir genç olan Anthony Rapp, Spacey’nin kendisini baştan çıkarmaya çalıştığını iddia etmiştir. Spacey’nin pedofil milyarder Jeffrey Epstein’ın sağ kolu olarak bilinen Ghislaine Maxwell ile olan ilişkisi soru işaretleri olıştırmuştu. Amerikalı seri katil Jeffrey Lionel Dahmer, 1978-1991 yılları arasında 17 genç erkek ve kadını öldürmüş, hatta kurbanlarının cesetlerine tecavüz etmişti. Dahmer’ın anne ve babası o lisedeyken boşanmış ve Dahmer 13 yaşında eşcinsel ilişkiye girmeye başlamıştır.
Abel ve Harlow tarafından çocuk istismarının önlenmesine ilişkin olarak yapılan bir araştırma, eşcinsel erkekler arasında heteroseksüel erkeklere kıyasla 19 kat daha fazla istismarcı ve heteroseksüel pedofillere kıyasla 40 kat daha fazla eşcinsel pedofil olduğunu ortaya koymuştur. Çalışmada 14-18 yaşları arasındaki 1266 erkek ve 48 kadın istatistiklerin dışında tutulmuştur.
Aktivistler, eşcinsel pedofili de dahil olmak üzere pedofili istatistiklerini gizlemek için rıza yaşını düşürmeye çalışmaktadır. Bunun nedeni, eşcinsel pedofililerin en çok eşcinsel pedofililere cinsel ilgi duyması ve rıza yaşının düşürülmesinin onların ekmeğine yağ sürmesidir. ABD ve AB ülkelerindeki homoseksüel pedofiller bir propaganda kampanyası yürütmekte ve akademik camiayı etkilemeye çalışmaktadır. Bazı seksologlar da homoseksüel pedofillere entelektüel destek sağlamaktadır.
Pedofili ve Eşcinsellik;
LGBT aktivistleri sıklıkla eşcinsellik ve pedofili arasında bir bağlantı olmadığını savunmaktadır, ancak bu efsane bilim tarafından desteklenmemektedir. Heteroseksüel pedofili, homoseksüel pedofiliden iki kat daha yaygındır, ancak heteroseksüel erkekler genel nüfusta homoseksüel erkeklerden yaklaşık 35:1 oranında daha fazladır. Yüzde bazında, homoseksüel erkekler arasında heteroseksüel erkeklere kıyasla orantısız bir şekilde daha yüksek pedofilik davranış oranları vardır.
Araştırmalar, pedofiller arasında daha yüksek homoseksüellik ve biseksüellik oranlarını rapor etmekte olup, erkek çocuklarını taciz eden erkekler ile kız çocuklarını taciz eden kızlar arasında önemli farklılıklar bulunmaktadır. Homoseksüel pedofillerin yeniden suç işleme olasılığı daha yüksektir ve bir bütün olarak toplum için daha büyük bir risk oluşturmaktadır. Pedofillerin %50-70’i röntgencilik, teşhircilik, froterizm veya sadizm tanı kriterlerini de karşılamaktadır. Uzmanlar, pedofillerin çocukluk travması nedeniyle psikoseksüel gelişimin daha erken bir aşamasında “takılıp kaldıklarını” ve saldırganla özdeşleşerek istismar döngüsünü sürdürdüklerini söylüyor.
Abel ve Harlow’un çocuk istismarının önlenmesine ilişkin çalışması ve cinsel yönelime ilişkin CDC istatistikleri, eşcinsel tacizcilerin heteroseksüel erkeklere kıyasla 19 kat daha fazla tacize uğradığını göstermektedir. Bu durum, mevcut zihniyetin ebeveyn-çocuk ilişkilerini cinsel tercihler olarak kabul etmeye doğru kayabileceğinden, eşcinselliğin ve pedofilinin geleceğine ilişkin endişeleri artırmaktadır. Bu tür sapkın eylemleri normal kabul eden Alfred Kinsey, mahkemelerde bu suçluları cezalandırma konusunda bir uzman olarak başarısız olmuştur.
Amerikan adalet sistemi bu suçları cezalandırmakta başarısız olmuş, bu da pedofili, ensest ve çocuk istismarı vakalarında artışa yol açmıştır. Hiçbir şey yapılmazsa eşcinsellik yaygınlaşabilir ve eşcinsellik yaşı düşer. Çocukların sınıflarında “eşcinsel arkadaşları” olacak ve neredeyse her apartmanda ya da sitede eşcinsel çiftler bulunacaktır. Toplumsal cinsiyet eğitimi anaokulunda başlayıp üniversiteye kadar devam edecek ve yeni bir erkeklik ve kadınlık biçiminin ortaya çıkmasına yol açacaktır.
Çocukların cinsel yaşı düşürülecek ve pedofili suç olmaktan çıkarılacaktır. Bilimsel araştırmalar pedofilinin de eşcinsellik gibi doğuştan geldiğini gösteriyor. Drag queen çocukların sayısı artacak, drag queen kulüpleri ve yarışmaları çoğalacak. Türkiye şu anda “biohacking “in hedefinde ve radikal değişimler için yasal yapı ve kültürel zemin oluşturuluyor. Türkiye’deki siyasi düzey, kısa vadeli rant arayışına, bu yeni insani dönüşüm sürecini teşvik etmeye ve kolaylaştırmaya odaklanmış durumda.
Türkiye’nin karşı karşıya olduğu gerçek tehlike düşünülmeden dikkatler anlamsız gündemlere yönlendiriliyor. Meclisteki partilerin oportünist tutumu bu gelişmelere siyasi/hukuki meşruiyet kazandırırken, duyarlı kitlelerin eleştiri ve tepki verme yeteneğini de öldürüyor. Bu süreçten siyasetçiler, aydınlar, bilim insanları, STK’lar ve bir bütün olarak halk dahil herkes sorumludur. Dr. Mücahit Gültekin, Türkiye’nin bu tehlikeleri önleyecek iradeyi göstermemesi halinde, Batılı küresel emperyalist güçlerin hışmına uğrama tehlikesiyle karşı karşıya kalacağı uyarısında bulunuyor.
“Pedofili çocuklar için iyidir”
Tüyler ürpertici bir açıklama Ruth Bader Ginsburg’a ait…
Ruth Bader Ginsburg’un “Pedofili çocuklar için iyidir” açıklaması, çocukların cinsel obje olarak görüldüğü Batı’daki sapkınlığı gözler önüne seriyor. Bu konularda etkin bir sosyal medya fenomeni olan Murat Soydan, Batı’daki bu sapkınlığın boyutlarına dikkat çekiyor. Türkiye’de teşvik edilen bu sapkınlık “normal” ve kanıksanmış olarak sunuluyor. Batı, çocuklara tecavüz ve cinsel istismar da dahil olmak üzere çeşitli sapkınlıkların ve istismarların merkezi haline geldi.
Eşcinsel çocuk propagandası
Bu konularda Türkiyedeki mnde gelen aktivistlerden Hilal Kaplan, geleneksel aile yapılarının kayboluşuna ve eşcinsel çocuk propagandasının toplum üzerindeki etkisine dikkat çekiyor. Yaşına rağmen kadın gibi giyinip etkinliklere katılan ünlü bir “eşcinsel çocuk” olan Desmond Napoles vakasına dikkat çekiyor. Bu durum Desmond gibi binlerce çocuğun küçük yaşta kendilerindeki bu değişimi fark etmesine yol açmıştır.
Aynı propaganda Türkiye’de de yapılıyor! Bazı belediyeler tarafından paylaşılan broşürlerde üstü kapalı subliminal mesajlarla LGBTİ çocukların çektiği acılara dikkat çekiliyor. Broşür, hiçbir şey yapılmazsa ülkenin on yıl içinde bambaşka bir yer olacağı uyarısında bulunuyor.
Hilal Kaplan ise, LGBT hegemonyasının çocuklara kolayca el attığını, bunun da çocuk istismarı olduğunu savunuyor. Cinsel yönelimlerini fark edemeyecek kadar küçük yaştaki çocukların LGBT propagandasının malzemesi haline getirilmesi doğru değil. Tek gerçek ise; ‘Eşcinsel çocuk’ propagandası meselesi sadece gençleri değil, tüm toplumu ilgilendiriyor.
LGBT’yi normalleştirmeye, pedofili ve çocuk istismarından çocukların korunmasını sorgulayanların “komplocu” olarak adlandırılmaya devam edenler olsa da şu gerçekler ortada iken onlarla mücadele etmek bugün çok daha büyük önem taşımaktadır.
Dünuyanın birçok yerinde cinsiyet değiştiren öğrenci haberlerini, öğretmnelerin öğrenilere sen yanlış cinsiyettesin telkinlerinde bulunma haberleri ve cinsiyet değiştirmek için sıraya girenlerin haberlerinide bir arada değerlendirirsek, eşcinsel hegemonya çocukları ele geçirmiştir diyebiliriz.
Emperyalistler ise aileleri yok etmek ve popüler gençlik müzik grupları ve film platformları aracılığıyla pedofili, cinsiyetsizlik ve eşcinselliği empoze etmek için özgürlük adına eşcinsel örgütleri finanse etmektedir. Eşcinsel örgütlerin pedofili örgütleriyle gizli bağlantıları bulunmakta, ABD ve AB ülkelerindeki bazı akademisyenler ve seksologlar pedofiliyi meşrulaştırıcı açıklamalar yapmakta ve toplumların bunu hoş görmesini sağlamaya çalışmaktadır. Küresel sermaye ve küresel medya tarafından desteklenen bu örgütler amaçlarına ulaşmaya yakın olup, küresel zengin ailelerin bazı üyeleri pedofiliye özel ilgi göstermektedir.
***
Vedat KAT
Uzman Sosyolog
Psikolojik Danışman

Okuyucularımız, kaynak gösterdikleri takdirde içerikleri izin almadan kullanabilirler. Aksi takdirde kanunen fikir hırsızlığına, Allah katında da kul hakkına girerler.