Siber Silahlarla Psikolojik Operasyonlar ve Hizbullah

21. Yüzyılda, ulusal güvenlik kavramı teknolojinin hızlı gelişimiyle birlikte gelişmektedir.

Geleneksel savunma ve saldırı stratejileri yerlerini giderek daha sofistike siber silahlara bırakmaktadır. Bu makalede, siber silah endüstrisinin gelişimini taktiksel örneklerle farkı bir bakış açısından detaylıca incelenecek ve Türkiye’nin bu yeni güvenlik paradigmasındaki yerinin ne olacağına değineceğiz.

Siber Silahların Evrimi İle Görünmez Tehditten Somut Tehdide

Siber silahların potansiyel tehlikesi, yakın zamanda gerçekleşen olaylarla tekrar gözler önüne serilmiştir. İsrail’in Lübnan’da faaliyet gösteren Hizbullah yöneticileri yönelik gerçekleştirdiği çarpıcı bir operasyon, bu tehdidin boyutlarını gösteren en güncel örneklerden biridir. İsrail güçleri, Hizbullah yöneticilerinin kullandığı radyo frekanslarıyla çalışan çağrı cihazları ve telsizlere yönelik sofistike bir siber saldırı gerçekleştirerek, bu cihazları birer bombaya dönüştürmüş ve onlarca kişiye suikastlar gerçekleştirip yüzlerde sivilinde yaralanmasında sebep olmuştur. Bu olay, siber silahların artık sadece dijital dünyada değil, fiziksel dünyada da ciddi tehditler oluşturabileceğini potansiyelini göstermiştir.

Ancak sosyal medya platformları başta olmak üzere medya da bu konuda cep telefonlarının potansiyel hedef olabilme konusunda spekülasyona dayanan açıklamalara dikkat etmekte fayda vardır.

  • Ancak bu konuyu teknik olarak şöyle izah edebiliriz.

İletişim cihazlarının ana kartlarındaki BIOS programları, cihazın güç yönetimini kontrol eder. Bu programlara, üretim sırasında veya sonradan yapılan yazılımsal güncellemelerle özel gömülü “komutlar” eklenebilir. Bu komutlar, uzaktan gönderilen mesajlarla aktive edilebilir. Hizbullah’ın satın aldığı cihazlar muhtemelen bu tür özel komutlarla üretildi. Bugün, bu cihazların lityum pillerini patlatması komutu uzaktan gönderildi. Bu tehlikeli yöntem radyo frekanslarıyla uzaktan iletişim kurulabilen herhangi bir cihaza uygulanabilir. Bu durum, sadece çağrı cihazlarıyla sınırlı değildir. Cep telefonları ve hatta yeni satın alınan elektrikli araçlar gibi modern teknolojiler de benzer risklere açık olabilir. Bu nedenle, cihaz güvenliği konusunda daha dikkatli olmak ve gerekli önlemleri almak önemli hale gelmiştir.

Bunu neden şimdi yaptılar?

Asıl sorulması sorgulanması gereken patlayan çağrı cihazlar ve telsizleri değildir.

  • Tüm dünyanın tanık olacağı şekilde çağrı cihazlarını patlatırken, uzaktan iletişim kurulabilen her cihazın patla(tıl)ma tehlikesini de ifşa etmiş olacak kadar aptal olmadıklarına göre bunu neden ve hangi amaçla yaptılar?
  • Ayağınızı denk alın ve bize boyun eğin yoksa neler yaparız size diye bütün dünya ya bir mesaj vermek için mi ?
  • Panik içinde erken alınmış bir karar gibi duruyor diyebilir miyiz?

Medya ve sosyal medya aracılığıyla toplumda korku ve endişe yaratma görevi, yönlendirilmiş basın organları ve düşüncesiz internet trollerine bırakılmış durumda. Bazı İsrail yanlısı yazarlar ve düşüncesiz kişiler, bu olayı “İsrail’in elinde olağanüstü bir teknoloji var” şeklinde duyururken, aynı zamanda satır aralarında “İsrail’den korkun” mesajını vermeyi de ihmal etmiyorlar.

Yukarıda sorulara cevap verirken, bahsedilen cihazların uzaktan siber saldırılar yapılması için çok üstün bir teknoloji gerektirmediği belirtmek isterim Ayrıca, bu eylem İsrail’in panikle alınmış bir karar olarak da görülmemelidir. Aksine, bu durum Lübnan’da ve genel olarak Ortadoğu’da gelişmekte olan, sonuçlarını henüz tam olarak kestiremediğimiz arkasında Küresel Elitlerin olmasından şüphe duyduğumuz bir projenin öncesinde uygulanan psikolojik operasyon (PSYOP) taktiği gibi görünmektedir.

PSYOP Nedir?

PSYOP, “Psikolojik Operasyon” veya “Psikolojik Harekat” anlamına gelen İngilizce “Psychological Operation” teriminin kısaltmasıdır. Bu, genellikle askeri veya istihbarat bağlamında kullanılan bir terimdir.

PSYOP’lar, hedef kitlenin duygularını, motivasyonlarını, nesnel muhakemesini ve nihayetinde davranışlarını etkilemek için tasarlanmış bilgi ve eylem kampanyalarıdır. Bu operasyonların ana amacı, belirli bir grubun veya toplumun düşünce ve davranış biçimlerini, operasyonu yürüten tarafın istediği yönde değiştirmektir.

PSYOP’ların Bazı Temel Özellikleri Şunlardır:

  • Hedefli mesajlar:

PSYOP’lar, belirli bir kitleye özel olarak tasarlanmış iletişim stratejileri kullanır. Bu, hedef kitlenin kültürel, sosyal ve psikolojik özelliklerinin derinlemesine analizini gerektirir. Örneğin, bir bölgedeki etnik grupların hassasiyetleri, dini inançları, tarihi travmaları veya güncel endişeleri dikkate alınarak mesajlar oluşturulur. Bu yaklaşım, iletişimin etkisini maksimuma çıkarmayı amaçlar. Mesajlar, hedef kitlenin dilinde, anlayabileceği sembollerle ve onların dünya görüşüne uygun bir şekilde formüle edilir. Bu sayede, mesajların kabul edilme ve etki etme olasılığı artırılır.

  • Çeşitli medya kullanımı:

    PSYOP’lar, mesajlarını iletmek için mümkün olan en geniş medya yelpazesini kullanır. Bu, geleneksel medya araçlarından (radyo, televizyon, gazeteler) modern dijital platformlara (sosyal medya, bloglar, mesajlaşma uygulamaları) kadar uzanır. Ayrıca, broşürler, posterler, grafitiler gibi fiziksel medya araçları da kullanılabilir. Her medya türü, belirli bir kitleye ulaşmak veya belirli bir etki yaratmak için özel olarak seçilir. Örneğin, gençlere ulaşmak için sosyal medya platformları tercih edilirken, kırsal bölgelerdeki yaşlı nüfusa ulaşmak için radyo yayınları daha etkili olabilir. Bu çok kanallı yaklaşım, mesajın daha geniş bir kitleye ulaşmasını ve farklı bağlamlarda tekrarlanmasını sağlar, böylece etkisini artırır.

    • Uzun vadeli etki:

      PSYOP’lar genellikle anlık sonuçlardan ziyade, zaman içinde gerçekleşecek düşünce ve davranış değişikliklerini hedefler. Bu, sürekli ve tutarlı bir mesaj akışı gerektirir. Hedef kitlenin dünya görüşünü, değer yargılarını ve inançlarını yavaş yavaş değiştirmeyi amaçlar. Bu uzun vadeli yaklaşım, hedef kitlenin farkında olmadan yeni fikirleri benimsemesini sağlar. Örneğin, bir ülkenin dış politikasını değiştirmek için yürütülen bir PSYOP, yıllar boyunca sürebilir ve bu süre zarfında halkın algısını adım adım şekillendirmeye çalışır. Bu tür operasyonlar, sabır ve stratejik planlama gerektirir, çünkü köklü inançları ve davranışları değiştirmek zaman alır.

      • Gerçek bilgilerle karışık yanıltıcı bilgiler:

        PSYOP’lar çoğu zaman doğru bilgilerle yanıltıcı veya yanlış bilgileri ustaca harmanlar. Bu yaklaşım, operasyonun güvenilirliğini artırır ve hedef kitlenin şüphelerini azaltır. Doğru bilgiler, yanıltıcı bilgilerin daha kolay kabul edilmesini sağlar. Örneğin, bir dizi doğrulanabilir gerçek bilgi sunulduktan sonra, bunlarla ilişkili yanıltıcı bir yorum veya çıkarım eklenebilir. Bu teknik, hedef kitlenin eleştirel düşünme yeteneğini zayıflatır ve yanlış bilgilerin doğru olarak algılanma olasılığını artırır. Bu karmaşık bilgi yapısı, PSYOP’ların etkisini artırırken, aynı zamanda operasyonun tespit edilmesini ve karşı konulmasını zorlaştırır.

        • Duygusal manipülasyon:

        PSYOP’lar, hedef kitlenin duygularını manipüle ederek etkili olmayı amaçlar. Korku, umut, öfke, gurur veya utanç gibi güçlü duygular üzerinden etki yaratmaya çalışılır. Bu duygusal yaklaşım, insanların mantıklı düşünme ve karar verme süreçlerini etkileyebilir. Örneğin, bir toplumda güvensizlik ve korku yaratmak için abartılmış tehdit algıları oluşturulabilir. Ya da bir lidere karşı sempati uyandırmak için onun kişisel hikayesi duygusal bir şekilde anlatılabilir. Duygusal manipülasyon, insanların bilişsel önyargılarından ve psikolojik zayıflıklarından yararlanır. Bu teknik, rasyonel düşünceyi bypass ederek, insanların daha hızlı ve daha güçlü bir şekilde etkilenmesini sağlar. Ancak, bu yaklaşım etik açıdan oldukça tartışmalıdır ve uzun vadede toplumsal güveni zedeleyebilir.

        Bu beş özellik; PSYOP’ların karmaşık ve çok yönlü ama etkili operasyon doğasını göstermektedir. Bu operasyonlar, savaş zamanında kullanılır. PSYOP’lar, savaş zamanında düşman birliklerinin moralini bozmak, sivil nüfusun desteğini kazanmak veya barış zamanında belirli politik veya sosyal hedeflere ulaşmak için kullanılabilir. Ancak barış zamanında daha fazla kullanılarak insan psikolojisinin derinliklerine inerek, toplumları ve bireyleri etkilemeyi amaçlar.

        Sorulması gereken diğer önemli detay ise; Türkiye medyası Ortadoğu’daki “Psikolojik Harekat” saldırısının Türkiye’de oluşabileceğini normalleştirmeye çalışıp çalışmayacağıdır. Bunun yolu da nasıl haberleştirdiğini iyi anlamaktan geçer! Bunu nasıl bu saldırıyı ülkemiz içinde nasıl yorumladığı, haberleştirdiğidir.

        Demem şu ki; Güdümlü medyamız PSYOP’in neresinde olacaklar?
        Karşısında mı, yoksa yanında mı?

        SADİ ÖZGÜL

        Yazar

        [Yazar]
        Banner
        Yasal Uyarı:
        Okuyucularımız, kaynak gösterdikleri takdirde içerikleri izin almadan kullanabilirler. Aksi takdirde kanunen fikir hırsızlığına, Allah katında da kul hakkına girerler.