Ortadoğu’nun En Karmaşık Karmaşık Çatışması
Ortadoğu’nun en uzun ve en karmaşık çatışması olan Filistin-İsrail meselesini sadece iki taraf arasında değil, küresel güçlerin dahil olduğu mücadele alanıdır. Özellikle Hamas, direniş örgütü ve siyasi aktör olarak bölgedeki dengeleri derinden etkiliyor. Hamas’ın kuruluşundan küresel güçlerin bölgedeki rolüne, İsrail’in gizli stratejilerinden Filistin’in bağımsızlık mücadelesine kadar uzanan geniş perspektif sunacağım
Hazırsanız, başlıyoruz!
Hamas’ın Kuruluşu Gizli Destekleri Nelerdi?
Hamas, 1987 yılında Gazze Şeridinde kuruldu, ancak kökleri 1970’lere kadar uzanıyor. İsrail, o dönemde İslami Hareketi, seküler Filistin Kurtuluş Örgütüne (FKÖ) karşı denge unsuru olarak (dolaylı) destekleyerek Hamas’ın kuruluşuna zemin hazırladı. İsrail’in stratejisi, kısa vadede FKÖ’yü zayıflattı, ancak uzun vadede Hamas’ın güçlenmesine neden olması, İsrail’in bölgedeki politikalarının geri tepmesine neden oldu.
Küresel Güçlerin Çatışmadaki Rolü Nedir?
Filistin’in bağımsızlık mücadelesi, sadece İsrail-Filistin arasında değil, küresel güçlerin dahil olduğu çatışma. ABD, İsrail’e verdiği destekle bölgedeki statükoyu korumaya çalışırken, Rusya ve Çin gibi ülkeler, Filistin’in bağımsızlığını destekleyerek bölgedeki nüfuzlarını artırmayı hedeflemesi Filistin’in bağımsızlık mücadelesini daha karmaşık hale getiriyor.
Örneğin, ABD’nin İsrail’e verdiği askeri ve ekonomik destek, bölgedeki dengeleri korumaya yönelik. Ancak, Rusya ve Çin’in Filistin’e desteği, dengeyi bozma çabası olarak görülebilir. Rekabet, çatışmanın çözümünü zorlaştırıyor.
Peki, İsrail’in süreçteki stratejileri neler?
İsrail, Filistin’e yönelik politikalarını güvenlik, ekonomi ve siyasi çıkarlar doğrultusunda belirliyor. Yasa dışı yerleşimler kurarak, toprakları kalıcı olarak kontrol altına alma stratejisi izliyor. Strateji, uluslararası hukuka aykırı olmasına rağmen, ABD’nin desteğiyle sürdürülüyor. Yerleşimler, Filistin halkının yaşam alanlarını daraltırken, bölgedeki gerilimi artırıyor. İsrail’in politikaları, sadece güvenlik endişeleriyle değil, ekonomik ve siyasi çıkarlarla ilgilidir.
Peki, Hamas süreçte nasıl strateji izliyor?
Hamas, askeri ve siyasi örgüt olarak faaliyet gösteriyor. Askeri kanadı, İsrail’e karşı direnişi sürdürürken, siyasi kanadı, Filistin halkına sağlık, eğitim ve yardım faaliyetleri sunuyor. Çift yönlü strateji, Hamas’ın Filistin halkı arasında geniş destek bulmasını sağlıyor. Ancak, askeri faaliyetleri uluslararası toplum tarafından terör olarak nitelendiriliyor.
Peki, Filistin’in ekonomik durumu süreci nasıl etkiliyor?
Filistin’in ekonomik durumu, İsrail’in ablukaları ve yaptırımları nedeniyle zor durumda. Ekonomik sıkıntılar, Filistin halkının yaşam koşullarını kötüleştirirken, siyasi istikrarsızlığa neden oluyor. Ekonomik iyileşme, bölgedeki barış sürecinin önündeki en büyük engellerden biri. Özellikle Gazze Şeridinde yaşanan yoksulluk ve işsizlik, Hamas’ın sosyal hizmetlerini önemli hale getirmesi, siyasi örgüt olarak güçlenmesine katkıda bulunuyor.
Peki, çatışmanın küresel boyutu nedir?
Filistin-İsrail arasındaki çatışma, sadece iki taraf arasında değil, küresel güçlerin dahil olduğu mücadele aynı zamanda enerji kaynaklarının kontrolü, ticaret yollarının güvenliği, jeopolitik nüfuz mücadelesi, çatışmanın şekillenmesinde önemli rol oynuyor. Gizli oyunlar, çatışmanın çözümünü zorlaştırıyor. Örneğin, ABD’nin İsrail’e verdiği destek, bölgedeki enerji kaynaklarının kontrolünü sağlamaya yönelik. Rusya ve Çin ise, kontrolü kırmak için Filistin’i destekliyor.
Peki, çatışmanın son savaşında neler yaşandı?
Hamas-İsrail arasındaki son savaş, bölgedeki gerilimi artırdı. Savaşın gerçek nedenleri, sadece güvenlik endişeleriyle değil, siyasi ve ekonomik çıkarlarla ilgili. Savaşın sona ermesi için atılacak adımlar, bölgedeki barış sürecinin geleceği açısından kritik öneme sahip. Özellikle Gazze Şeridinde yaşanan yıkım, Filistin halkının yaşam koşullarını kötüleştirdi. Çatışmalar ve savaş, bölgedeki barış sürecinin önündeki en büyük engellerden biridir.
Peki, sivil toplum süreçte nasıl rol oynuyor?
Filistin’in bağımsızlık mücadelesinde sivil toplum kuruluşları, önemli rol oynuyor. Kuruluşlar, Filistin halkının haklarını savunurken, uluslararası toplumun dikkatini çekmeye çalışıyor. Sivil toplumun çabaları, Filistin’in bağımsızlık mücadelesine önemli katkı sağlıyor. Özellikle insan hakları örgütleri, Filistin halkının yaşadığı zorlukları dünya gündemine taşıyor. Tüm çabalar, uluslararası toplumun dikkatini çekmeye yönelik.
Peki, Hamas’ın gelecek stratejileri neler?
Hamas, gelecekte uluslararası toplumla diyalog kurmayı, Filistin halkına daha fazla sosyal hizmet sunmayı ve İsrail’e karşı direnişi sürdürmeyi hedefliyor. Stratejiler, bölgedeki siyasi dengeleri önemli ölçüde etkileyebilir. Özellikle uluslararası toplumla diyalog kurma çabaları, Hamas’ın siyasi örgüt olarak tanınmasını sağlayabilir. Süreç, bölgedeki barış sürecinin geleceği açısından kritik öneme sahip.
Büyük Sıfırlamanın Gölgesinde Filistin-İsrail Çatışması Nedir?
Filistin-İsrail çatışması, küresel elitlerin “Büyük Sıfırlama” planlarının gölgesinde şekillenen ve yalnızca bölgesel değil, küresel güçlerin yeni dünya düzeni inşa etme hedeflerinin parçasıdır. ABD, Rusya, Çin ve İngiltere vb. bölgedeki gerilimi kendi çıkarları doğrultusunda maniple ederek enerji kaynaklarının kontrolünü sağlayarak, jeopolitik nüfuzlarını artırmayı amaçlıyor. Büyük Sıfırlamanın etkileri, çatışmanın çözümünü karmaşık hale getirirken, bölgenin geleceği üzerinde belirleyici roller oynuyor.
Bu nedenle, bölge ülkeleri Filistin-İsrail çatışmasını çözmek için konu küresel perspektifle ele alınmalı ve Büyük Sıfırlamanın etkileri göz önünde bulundurulmalıdır.
Sadi ÖZGÜL

Okuyucularımız, kaynak gösterdikleri takdirde içerikleri izin almadan kullanabilirler. Aksi takdirde kanunen fikir hırsızlığına, Allah katında da kul hakkına girerler.