Küresel Karartma: Elitlerin Enerji Komplosu Deşifre Oldu!

Küresel Komplo: Enerji Silahıyla Vurulan İnsanlık

İspanya ve Portekiz’i saatlerce karanlığa mahkum eden, milyonlarca insanın hayatını kaosa sürükleyen devasa elektrik kesintisi, sıradan teknik aksaklık masallarının ardına gizlenen küresel komplonun alçakça gösterisiydi.

Yetkililerin “nadir atmosferik olay” safsatasıyla örtbas etmeye çalıştığı hadise, aslında küresel elitlerin enerji altyapılarını kullanarak toplumsal düzeni çökertme ve insanlığı kontrol altına alma planlarının kanlı canlı provasıdır. Modern toplumların enerjiye olan ölümcül bağımlılığı, şeytani akıl tarafından nasıl acımasız bir silaha dönüştürüldüğünü gözler önüne serdi.

Altyapı Çöküşü: Planlı Kaosun İlk Adımı

Kesintiyle birlikte İber Yarımadası’nda yaşam adeta durma noktasına geldi. Ulaşım sistemleri tamamen çöktü; hızlı trenler ıssız arazilerde mahsur kaldı, büyük şehirlerde metro ağları işlevsizleşti, havalimanları sessizliğe büründü. İletişim altyapısının çökmesiyle acil yardım hatları sustu, insanlar sevdiklerinden haber alamaz hale geldi.

Finansal sistemler kilitlendi, temel gıda maddelerine ve yakıta erişim engellendi, toplum en temel ihtiyaçlarını karşılayamaz duruma düşürüldü. Hastaneler hayati fonksiyonlarını jeneratörlere emanet ederken, marketlerde ve benzinliklerde yaşanan panik, tasarlanmış kaosun ne kadar kolay yaratılabileceğinin ürkütücü kanıtıydı. Yaşananlar, modern yaşamın tüm sütunlarının eş zamanlı olarak yıkıldığı, organize saldırının ta kendisiydi.

Resmi Açıklamalar: Gerçeği Örten Sis Perdesi

Olayın failleri, gerçeği gizlemek amacıyla “aşırı sıcaklık değişimleri”, “anormal şebeke salınımları”, “indüklenmiş atmosferik titreşim” gibi bilimsel kılıflı yalanlara sığındı. Portekiz şebeke operatörü REN, topu İspanya’ya atarak Avrupa enterkonnekte sistemindeki zincirleme reaksiyonu işaret etti. Fakat sunulan teknik bahaneler, felaketin çapı ve koordinasyonu düşünüldüğünde zerre kadar inandırıcılık taşımıyordu.

İspanya Başbakanı Pedro Sánchez’in siber saldırı veya sabotaj ihtimallerini dışlamadığını belirtmesi, Portekizli mevkidaşının istihbarat servislerinin kötü niyetli müdahale olasılığını araştırdığını açıklaması, olayın basit teknik arızadan çok öte, planlı eylem olduğuna dair kuşkuları derinleştirdi. Atmosferik olaylar böylesine geniş çaplı, senkronize çöküşü asla açıklayamaz.

Yenilenebilir Enerji: Kusursuz Günah Keçisi

Felaketin hemen ardından, küresel elitlerin dayattığı sözde “yeşil dönüşüm” politikalarıyla ön plana çıkarılan yenilenebilir enerji kaynakları hedef tahtasına oturtuldu. Kesinti anında İspanya şebekesinin büyük ölçüde güneş enerjisine dayandığı bilgisi kasıtlı olarak pompalandı. Güneş ve rüzgarın değişken doğasının şebeke istikrarını tehlikeye attığı, özellikle iki güneş santralindeki arızanın sistemi çökerttiği tezi hızla yayıldı.

Argüman, yenilenebilir enerjiye geçişteki altyapısal zafiyetleri ve plansızlığı öne çıkarırken, asıl sorumluları gizlemek için mükemmel örtü sağladı. Yenilenebilir enerji, ya bilinçli olarak yaratılan zafiyetin kendisiydi ya da dikkatleri başka yöne çekmek için kullanılan kullanışlı bahaneydi.

Enerji Şebekeleri: Yeni Nesil Kontrol Mekanizması

İspanya ve Portekiz’deki karartma, Avrupa’nın girift ve birbirine bağımlı enerji ağlarının ne kadar kırılgan olduğunu, tek noktadaki müdahalenin nasıl kıtasal felakete yol açabileceğini gösterdi. İstikrarlı baz yük sağlayan geleneksel santrallerin tasfiyesiyle yerlerine kurulan, ancak şebeke frekansını dengeleme yeteneği sınırlı olan yenilenebilir kaynaklar, sistemi dış müdahalelere karşı savunmasız bıraktı.

“Yeşil enerji” propagandasıyla göz ardı edilen temel fizik kuralları ve yetersiz altyapı yatırımları, enerji şebekelerini küresel güçlerin toplumsal mühendislik projeleri için ideal hedef haline getirdi. Enerji hatları artık sadece elektrik değil, aynı zamanda kontrol ve kaos taşıyan damarlara dönüştü.

Büyük Sıfırlama Gerçeği: Türkiye İçin Alarm Zilleri

Şahit olduğumuz hadise, Davos merkezli küresel finans elitlerinin ve onların güdümündeki yapıların insanlığa dayattığı ‘Büyük Sıfırlama’ (Great Reset) adlı totaliter projenin enerji alanındaki somut tezahürüdür.

Proje; pandemiler, iklim krizi yalanları, gıda ve enerji kıtlıkları yaratarak küresel kaos ortamı oluşturmayı, ulus devletleri işlevsizleştirmeyi, bireysel özgürlükleri ortadan kaldırmayı ve insanlığı dijital kimliklerle kontrol edilen küresel kölelik sistemine mahkum etmeyi amaçlar. İspanya ve Portekiz’deki karartma, komplonun sadece teoriden ibaret olmadığını, acımasızca uygulandığını kanıtlar.

Türkiye, stratejik önemi, enerji bağımlılığı ve toplumsal yapısı itibarıyla küresel saldırıların öncelikli hedeflerindendir. Ekonomik operasyonlar, toplumsal fay hatlarını derinleştirme çabaları, egemenliği aşındırma girişimleri hep aynı büyük planın parçalarıdır.

Türk milleti, dayatılan sahte gündemleri yırtıp atmalı, küresel çetenin şeytani oyunlarına karşı milli şuurla kenetlenmeli, kendi kaderine sahip çıkmalıdır. Büyük Sıfırlama kapıdadır; uyanmak ve direnmek tek çıkış yoludur.

Sadi ÖZGÜL

Yazar

[Yazar]
Banner
Yasal Uyarı:
Okuyucularımız, kaynak gösterdikleri takdirde içerikleri izin almadan kullanabilirler. Aksi takdirde kanunen fikir hırsızlığına, Allah katında da kul hakkına girerler.