Türkiye’nin Bağımsız ve Özgürlükçü Sosyal Medya Hayali Başka Bahara mı Kaldı?
Türkiye’nin “yerli ve milli” sosyal medya platformu Next Social, Selçuk Bayraktar ve TEKNOFEST girişimcileri tarafından geliştirildi. Açık kaynak kodlu Mastodon altyapısını kullanması, özgürlük iddiasını güçlendiriyor gibi görünse de, platformun arkasında bazı soru işaretleri bulunuyor. 600 binden fazla kullanıcıya ulaşması ve akademik kurumların katılımı umut verse de, platformun gerçekten dijital bağımsızlık sağlayıp sağlamadığı tartışmalı.
Nefret söylemi ve linç kültürüne karşı uygulanan moderasyonun ölçüsü ve sınırları, dijital özgürlük kavramını nasıl etkiliyor? Soruları, Türkiye’nin dijital geleceği için kritik önem taşıyor.
Açık Kaynak Kod ve Lisans İhlalleri: Özgürlük Maskesi mi?
Next Social, Almanya Merkezli Mastodon’un AGPL lisansı altında açık kaynak kodlu çalışıyor; lisans, değiştirilmiş kodların da açık olmasını zorunlu kılar. Ancak Mastodon ekibi, Next Social’in kaynak kodu ve telif atıflarını kullanıcı ara yüzünden ve mobil uygulamalardan kaldırdığını tespit etmesi, açık kaynak ruhunu yok sayarak adeta meydan okumanın ötesinde, Türkiye’de yaygın olan uluslararası telif hakları ihlallerinin yeni halini tekrar gözler önüne seriyor. Kapalı kapılar ardında ne saklandığı soruları, platformun özgürlük ve millilik iddialarını gölgeliyor.
Siyasi Destek ve Kültürel Uyumsuzluklar
İktidarın önemli isimlerinin ve üst düzey bürokratların platforma verdiği destek, büyümesini hızlandırdı. Devlet Bahçeli’nin teşekkür mesajı siyasi onay olarak algılandı. Ancak “Next Social” gibi İngilizce isim kullanımı, “yerli ve milli” söylemiyle çelişiyor. Almanya menşeli Mastodon altyapısı ve sunucularının Almanya’da olması, yerli milli duruş iddiasını çökertiyor. Önceki yerli sosyal medya girişimleriyle kıyaslandığında, platformun özgünlüğü zayıf kalıyor. Özellikle Reddit kullanıcılarının detaylı karşılaştırmaları, “yeni” iddiasını tartışmaya açarken, toplumsal güven ve kullanıcı sadakatini olumsuz etkileyebilir.
Sosyokültürel Dinamikler ve Sosyal Medyanın Geleceği
Sosyal medya sadece teknik altyapı değil; fikirlerin, kültürlerin ve toplumsal dinamiklerin şekillendiği alan. Türkiye’de sosyal yapının camiler ve diğer ibadethaneler etrafında şekillenmesi, Batı’da meydanlarda buluşması gibi farklılıklar, sosyal medya tasarımını doğrudan etkiliyor. Merkeziyetsiz yapılar ve lokasyon bazlı kümenlemeler, sosyal medyanın geleceğinde kritik rol oynuyor. Next Social’in kültürel derinliği ne kadar kavradığı ise tartışmalı. Örneğin, Jack Dorsey’in internet bağlantısı olmadan Bluetooth üzerinden çalışan sosyal medya planı gibi yenilikler, afet dönemlerinde iletişimin önemini gösterirken, biz hala temel özgürlükler için mücadele ediyoruz.
“Super App” Hedefi ve Dijital Tekel Endişeleri
Next Social’in “Super App” olma hedefi kulağa cazip geliyor. Ancak kavram, pazarlamacıların uydurması olduğu için eleştirilmelidir. Çin’de VCAT gibi uygulamalar, otoriter rejimlerde bilgi merkezileştirme aracı olarak kullanılırken, Türkiye’nin farklı sosyal medya ihtiyaçları var. Dijital bağımsızlık ve alternatiflik deklarasyonu olarak sunulan platformun kodlarının kapalı tutulması, açık kaynak ruhuna aykırı davranışları gözler önüne seriyor.
15 Temmuz’da yaşanan içeriden saldırı korkusu ve ortaya çıkan son diploma skandalı dijital güvenlik endişelerini artırıyor. Teknofest etkinlikleriyle destek çağrıları yapılsa da, çağrıların gerçek özgürlük mü yoksa özgürlüğün sınırını (kontrollü muhalefet ) belirleme çabası mı olduğu sorgulanmalı.
Dijital Bağımsızlık ve Toplumsal Direnişin Gerçekliği
Türkiye’nin dijital iletişim ağlarını genişletme hedefi, Next Social’in varoluş amacını güçlendiriyor. Ancak sosyal medya, sadece teknik araç değil; kültürel, sosyolojik ve politik olgu. Gençliğin sosyal medyadaki rolü büyürken, fikir etrafında birleşme, merkeziyetsiz yapı ve yerel-bölgesel etkilerin öncelenmesi kaçınılmaz. Güvenlik, gizlilik ve kullanıcı hakları ise her zamankinden daha kritikken, Next Social’in yeni dijital kontrol mekanizması olup olmayacağı mutlaka sorgulanmalıdır.
Dijital Bağımsızlık mı, Yeni Dijital Esaret mi?
Dijital dünyada karmaşık ve gizli operasyonların varlığı artık inkar edilemez bir gerçek. Sosyal medya platformları, sadece iletişim aracı olmanın ötesinde; bilgi kontrolü, veri manipülasyonu ve toplumsal yönlendirme için kullanılan güçlü araçlar haline geldi. Bu nedenle, dijital bağımsızlık söylemlerinin yanı sıra, olası sosyal operasyonlara karşı bilinçli ve dikkatli olmak hayati önem taşıyor.
Next Social platformunun ortaya çıkışıyla birlikte, açık kaynak kodun ruhuna aykırı davranışlar, siyasi müdahaleler ve kültürel uyumsuzluklar gibi tüm sorunlar, dijital özgürlük anlayışını sorgulatıyor.
Okuyucuya ve Next Social’a Sorular:
Sizce Next Social, gerçekten Türkiye’nin dijital bağımsızlığının anahtarı mı, yoksa yeni kontrol ve takip mekanizması mı? Platformun ardındaki gerçek niyetleri ne kadar biliyoruz? En kısa zamanda ikna edici açıklama yapmalıdırlar!
Çünkü; Türkiye’nin gerçek ve özgür sosyal medya hayali başka bahara kalmasın istiyoruz?
SADİ ÖZGÜL

Okuyucularımız, kaynak gösterdikleri takdirde içerikleri izin almadan kullanabilirler. Aksi takdirde kanunen fikir hırsızlığına, Allah katında da kul hakkına girerler.