Suriye; Küresel Oyunlar ve Gizli Ajandalar

 Suriye; Küresel Oyunlar ve Gizli Ajandalar

Suriye, 21. yüzyılın en karmaşık ve kanlı çatışmalarından birine sahne oldu. Ancak savaş, sadece yerel dinamiklerin sonucu değil, aynı zamanda küresel elitlerin gizli ajandalarının ürünüdür. Bu makalede, Suriye’deki savaşın arkasındaki küresel oyunları, komplo teorilerini ve provoke edici gerçekleri derinlemesine inceleyeceğiz. 

Küresel Güçlerin Gizli Ajandaları

Suriye, Ortadoğu’nun stratejik enerji koridorlarında küresel güçlerin çıkarlarının kesiştiği noktada yer alıyor. ABD, bölgedeki petrol ve doğalgaz kaynaklarını kontrol etmek için muhalif grupları desteklerken, Rusya Tartus ve Hmeymim üsleriyle Akdeniz’deki askeri varlığını ve enerji ticaretindeki nüfuzunu güçlendiriyor. İsrail, İran ve Hizbullah’ın etkisini sınırlandırma ve enerji kaynaklarını kontrol altına alma amacıyla operasyonlar yürütüyor. Türkiye ise PKK/YPG ile mücadele, mülteci akışını kontrol etme, enerji kaynaklarına erişim ve küresel ticaret yollarını yönetme hedefleri doğrultusunda hareket ediyor. Her güç, Suriye’deki savaşı kendi jeopolitik çıkarları için kullanıyor.

Uluslararası İstihbarat Oyunları

Suriye, uluslararası güçlerin çıkar çatışmalarına sahne olarak, bölgedeki istikrarsızlığı ve insani krizleri derinleştiriyor. Batı istihbarat örgütleri CIA ve MI6, muhalif gruplara silah, eğitim ve finansal destek sağlayarak rejim değişikliği politikalarını yürütürken, Rusya Wagner paralı askerleriyle karanlık operasyonlara giriyor ve insan hakları ihlalleriyle gündeme geliyor. İran, Devrim Muhafızları aracılığıyla Lübnan ve Filistin’deki etkisini artırmayı hedeflerken, Türkiye MİT ile bölgesel güvenlik politikalarını destekliyor. Batının çıkar çatışmaları, Suriye halkını ağır bedeller ödemeye zorluyor.

Küresel Medya ve Algı Yönetimi

Suriye’deki savaş, Batı ve Rusya’nın çıkarları doğrultusunda medya manipülasyonunun en çarpıcı örneklerini sunarak propaganda savaşına dönüştü. Batı medyası rejim değişikliğini meşrulaştırırken, Rusya RT ve Sputnik gibi kanallarla kendi perspektifini uluslararası kamuoyuna empoze etti. Sosyal medya, sahte haberlerin hızla yayıldığı ve toplumsal algıyı derinden etkilediği platform haline geldi. Uluslararası medyanın Suriyedeki insan hakları ihlallerine sessiz kalması, elitlerin savaşı yönlendirme çabalarını açıkça gösterirken, medyanın tarafsızlık iddiasını sorgulatıp gücünün nasıl manipüle edilebileceğini tüm çıplaklığıyla ortaya koydu.

Küresel Silah Ticareti ve Savaş Ekonomisi

Suriye’deki iç savaş, küresel güçlerin ekonomik ve stratejik çıkarlarının aynasına dönüştü. ABD ve Avrupa, muhalif gruplara silah desteği sağlayarak savaşın sürmesine katkıda bulunurken, Rusya süreci yeni silah sistemlerini test etme ve pazarlama fırsatı olarak kullandı. Savunma sanayii ve enerji şirketleri savaştan büyük kârlar elde ederken, çatışmanın uzamasına ve bölgedeki insani krizin derinleşmesine yol açarken, savaşın sadece Suriye’yi değil, tüm bölgeyi ve küresel dengeleri etkileyen krize dönüşmesine neden oluyor. 

Küresel Diplomasi ve İkili Oyunlar

Suriye’deki kriz, uluslararası aktörlerin çıkar çatışmaları ve etkisiz politikaları nedeniyle derinleşirken BM ve üye devletlerin ortak strateji geliştirememesi yüzünden çözüm üretmede başarısız kalındı. ABD ve Rusya bölgedeki dengeleri kendi lehlerine çevirmek için gizli görüşmeler yaparak savaşın uzamasına neden oluyor. Türkiye ve Rusya, çıkar çatışmalarına rağmen işbirliği içinde hareket ederek etkilerini korumaya çalışsa da karmaşık yapı daha da içinden çıkılmaz hale geldi.

İran ve Suudi Arabistan arasındaki mezhepsel rekabet ise savaşın uzamasında rol oynuyor; İran’ın Şii eksenini güçlendirme çabaları ile Suudi Arabistan’ın Sünni blokunu koruma politikaları, çatışmaları bölgesel krize dönüştürürken, Suriye’deki krizin ne zaman sona ereceği sorusunu cevapsız bırakıyor.

Küresel Terör ve Radikalleşme

Suriye’deki savaş, IŞİD gibi terör örgütlerinin yükselişine zemin hazırlayarak hem bölgesel hem de küresel radikalleşmeyi tetiklerken süreç, uluslararası finansal ağlar ve kara para aklama yöntemleriyle desteklenirken, elitlerin çıkar çatışmaları ve Batı’nın çifte standartları savaşın uzamasına ve istikrarsızlığın derinleştirdi. Suriye, sadece bölgesel çatışma alanı değil, küresel güçlerin mücadele sahnesi haline gelirken karmaşık yapı, terör örgütlerinin finansmanını, radikalleşmeyi ve küresel dengeleri derinden etkileyen uzun vadeli krizi ortaya çıkardı.

Küresel İnsan Hakları İhlalleri

Suriye’deki savaş, insanlık tarihinin en karanlık sayfalarından birini oluştururken, sürdürülen insanlık dışı eylemler uluslararası toplumun tepkisizliğiyle karşılanıyor. cezasızlık, elitlerin çıkarları doğrultusunda savaşı yönlendirme çabalarının sonucu olarak karşımıza çıkıyor. Milyonlarca insan, insan ticareti ve sömürüye maruz kalırken, savaşın yarattığı mülteci krizi ve yıkım, sadece bugünü değil, geleceği tehdit ediyor.

Bu trajedi, insanlığın vicdanını sınarken, uluslararası toplumun sessizliği yıkımı derinleştiriyor. İnsanlık, acıları durdurmak için harekete geçmek zorunda; aksi takdirde, Suriye’deki trajedi tüm dünyanın ortak utancı olmaya devam edecek.

Küresel İfşa

Yazar

Banner
Yasal Uyarı:
Okuyucularımız, kaynak gösterdikleri takdirde içerikleri izin almadan kullanabilirler. Aksi takdirde kanunen fikir hırsızlığına, Allah katında da kul hakkına girerler.