Dijital Kimlik Çipi: Geleceğimiz Tehlikede mi?
Teknolojinin hızla ilerlemesi, hayatımızı kolaylaştırırken aynı zamanda özgürlüklerimizi tehdit ediyor. Küresel elitler, her ülkeye zorunlu dijital kimlik uygulamalarını dayatmayı birincil hedef haline getirdi. Makalemizde, Birleşmiş Milletlerin dijital kimlik gündemini, uygulamaların nedenlerini ve olası tehlikelerini detaylı olarak inceleyeceğiz. Dijital kimliğin mahremiyetimiz ve özgürlüklerimiz üzerindeki etkilerini analiz ederken, sistemin geleceğimizi nasıl şekillendirebileceğini ortaya koyacağız.
Dijital Kimlik Özgürlük mü, Kontrol mü?
Uluslararası güç odakları, her ülkeye zorunlu dijital kimlik uygulamasını dayatmayı birincil hedef haline getirdi. Ancak, hedefleri yarın hemen gerçekleşmeyecek; ancak dünyadaki herkesi sisteme dahil etme planları var. Eğer planları başarılı olursa, internette herhangi bir şey satın alamayacak veya satamayacaksınız. Çünkü Birleşmiş Milletler örgütü tarafından zorunlu kılınan dijital kimlik çipinizle giriş yapmanız gerekecek. Yoksa, okula gidemeyecek, iş bulamayacak veya banka hesabı açamayacaksınız. İş veya seyahat için bilet alamayacaksınız. Tiyatro ve sinema bileti bile satın alamayacaksınız. Kısacası, toplumdan tamamen dışlanmış bireyler haline geleceksiniz.
BM Dijital Kimlik Gündemi: Neler Planlanıyor?
Eylül 2018’de Birleşmiş Milletler, ‘BM Yasal Kimlik Gündemi Görev Gücü’nü kurdu. Görev gücü, dünya çapında 10 milyondan fazla insanı etkileyen vatansızlık sorununu ele almak ve yasal kimlik eksikliği gibi daha geniş sorunlara çözüm bulmak amacıyla oluşturulmuştu. UNDP, UNICEF ve BM Ekonomik ve Sosyal İşler Departmanı başkanlığında 13 BM kuruluşu, planlarını ilerletmek için bir araya geldi. Görev gücü, üye devletlerin Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi (SKH) 16.9’a ulaşmalarına yardımcı olmak için çalışıyor.
BM Kimlik Gündeminin temel sorumlulukları arasında:
- Bölgesel ve ulusal düzeyde uygulanmasını denetlemek,
- Standartların belirlenmesi ve sürdürülmesi,
- Fon toplama ve iletişim faaliyetlerine katılmak,
- BM sistemi genelinde toplantılar düzenlemek yer alıyor.
Dijital Kimliğin Dayatılmasının Nedenleri: İkna Edici mi, Yoksa Tehlikeli mi?
UNDP, dijital kimliğin tüm dünyada zorunlu hale getirilmesi için beş “ikna edici neden” sıraladı:
Nüfus Hareketlerini Takip Etmek: Dijital kimlikler, her insanın temel bilgilerine hızlı erişim sağlayarak, nüfus hareketlerini izlemek için benzersiz araç sunuyor. Ancak, takip mekanizmaları, bireylerin özgürlüklerini kısıtlayabilir.
Felaketlerde Hızlı Müdahale: Büyük felaketler sırasında hükümetler, dijital kimlikler sayesinde insanları daha hızlı kaydedebilir ve yardım süreçlerini hızlandırabilir olsa da, bireylerin mahremiyeti göz ardı ediliyor.
Kırılgan Nüfusları Belirlemek: Dijital kimlikler, özellikle kırılgan nüfusları ve kritik altyapıyı belirleyerek, felaketlerde hedefli destek sağlanmasını kolaylaştırır. Ancak, bilgilerin kötüye kullanılma riski bulunuyor.
İklim Değişikliğiyle (sözde) Mücadele: Hükümetler, dijital kimlik verilerini kullanarak enerji tüketimini takip edebilir ve sürdürülebilirlik önlemlerini artırabilir. Ancak, bireylerin enerji kullanımı üzerinde sıkı kontrol mekanizması oluşturulabilir.
Finansal Kontrol: Dijital kimlikler, doğrudan dijital cüzdanlara bağlanarak, bireylerin finansal hareketlerini izlemeyi ve kontrol etmeyi ve keyfi olarak kısıtlamayı mümkün kılar. Bu, finansal özgürlüklerimizi ciddi şekilde kısıtlayabilir.
Dijital Kimlikler İçin Neleri Feda Ediyoruz?
Sistem, mahremiyetimizden vazgeçmemizi gerektiriyor. Ne satın aldığımız ne sattığımız ve çevrimiçi olarak yaptığımız her şeyi kaydedilecek. Dijital kimliğiniz olmadan internette herhangi bir ticaret yapmanız imkânsız hale gelecek olmasına Birleşmiş Milletler, uygulamanın interneti “daha güvenli” hale getireceğini savunuyor. Ancak, uygulamalı kontrol mekanizmaları, tiranlık ve totaliterlik potansiyelini beraberinde getiriyor.
Küresel Kontrolün Tehlikeleri: Geleceğimiz Ne Olacak?
Gezegendeki herkesin davranışlarını takip etme ve taleplerine uymayanları sistemden dışlama yeteneği, insanlık tarihinde görülmemiş küresel kontrol düzeyi yaratması, özgürlüklerimiz ve güvenliğimiz açısından büyük tehditler oluşturuyor. Özellikle, uzun süreli küresel acil durumlarda, sistemin nasıl kullanılacağı konusunda ciddi endişeler bulunuyor.
Büyük Sıfırlama ve Dijital Kimlik: Geleceğimiz Ne Olacak?
Küresel elitlerin Büyük Sıfırlama (Great Reset) planları, dünya ekonomisini, toplumsal yapıyı, bireysel özgürlükleri ve yönetişim sistemleri elitlerin lehine yeniden şekillendirmeyi hedefliyor. Sürecin kritik ve en önemli parçası olan dijital kimlik, bireylerin finansal hareketlerini, enerji kullanımını ve hatta sosyal etkileşimlerini izlemeyi mümkün kılıyor.
Birleşmiş Milletlerin böyle uygulamaları sürdürülebilirlik ve güvenlik gibi kulağa hoş gelen kavramlar altında tanıtıp, süreçte zorunlu hale getirme çabaları, küresel kontrol mekanizması oluşturulmaya çalışmasıdır.
Geleceğimizi korumak, küresel elitlerin planlarını ifşa ederek toplumu bilinçlendirmek ve tehditlerine karşı mücadele etmekle başlar. Farkındalık yaratmak, olası tehlikelere hazırlıklı olmak ve bilinçli kararlar almak hepimizin ortak sorumluluğudur. Süreçte bireysel ve toplumsal olarak harekete geçmek, geleceğimizi güvence altına almanın temel adımıdır.
Küresel İfşa
Yazar
Okuyucularımız, kaynak gösterdikleri takdirde içerikleri izin almadan kullanabilirler. Aksi takdirde kanunen fikir hırsızlığına, Allah katında da kul hakkına girerler.
