Türkiye Hedefte: Transhümanizm Komplosu ve Dönüşüm!

Türkiye Kuşatma Altında: Yeni Aşı Dayatması ve Transhümanist Komplo Derinleşiyor!

Tam da küresel elitlerin mRNA silahıyla genetik kodlarımıza saldırdığı, bizi transhümanist geleceğe sürüklemeye çalıştığı gerçeğiyle yüzleşirken, şeytani planın yeni perdesi daha aralanma şüphesini uyandıracağa benziyor!

Sağlık Bakanlığı eliyle, Ulusal Çocukluk Dönemi Aşılama Takvimi sessiz sedasız güncellendi ve 1998’den beri uygulanan Hepatit B aşısıyla, 2008’den beri çocuklarımıza dayatılan “beşli karma aşı” tek bir potada eritilerek “altılı karma aşı” adı altında tüm Türkiye’de uygulamaya sokuldu.

Bir süre önce toplatılan ve mRNA ilave edilerek üretilen yeni nesil aşılar olabilme potansiyeli taşıyan güncelleme değil; bu, çocuklarımızı daha karmaşık biyolojik müdahalelere alıştırma, bedenlerini küresel ilaç kartellerinin ve onların arkasındaki karanlık güçlerin deney tahtasına çevirme operasyonunun Türk halkına yönelik son halkası mı? Yoksa küresel elitler Türkiye ayağı, en savunmasızlarımız olan çocuklarımız üzerinden hız mı kazanıyor? 

Genetik Müdahalenin Yeni Cephesi: “Altılı Karma” Aldatmacası

Planlı pandemi sürecinde COVID-19 adı altında dayatılan yeni nesil mRNA enjeksiyonlarının, vücudumuzu sürekli spike proteini üreten fabrikalara dönüştürdüğü, bizi “hastalığın transhüman vektörleri” haline getirdiği gerçeği ortadayken, şimdi de çocuklarımıza yönelik yeni “altılı karma” dayatmasıyla karşı karşıyayız.

Bu sadece mevcut aşıları birleştirmek midir, yoksa içeriği tam olarak açıklanmayan, uzun vadeli etkileri bilinmeyen yeni bileşenler mi eklenmiştir?

Bu adım, çoklu enjeksiyonları normalleştirerek, gelecekte daha da istilacı, genetik yapımızı hedef alan müdahalelerin önünü açma amacı gütmektedir. Çocuklarımızın bağışıklık sistemi, daha fazla sayıda antijenle aynı anda başa çıkmaya zorlanarak, doğal savunma mekanizmaları zayıflatılmakta ve teknolojik olarak “geliştirilmiş” ama aslında köleleştirilmiş biyolojik geleceğe hazırlanmaktadır. 

Transhümanist Gündem: İnsan Tanımını Değiştirmek

Bu sadece aşı meselesi değildir; bu, insan tanımını temelden değiştirme projesinin parçasıdır. mRNA teknolojisiyle genetik kodlarımıza müdahale edilmesi, şimdi de çoklu aşılarla bağışıklık sistemimizin sürekli dış müdahaleye bağımlı hale getirilmesi, bizi doğal varlıklar olmaktan çıkarıp, teknolojiyle “bütünleşmiş”, kontrol edilebilir “transhüman” varlıklara dönüştürme hedefine hizmet etmektedir.

Küresel elitler, insanlığı biyolojik sınırlarından kopararak, dijital kimliklerle ve sürekli tıbbi müdahalelerle yönetilen sürüye indirgemek istemektedir. “Altılı karma aşı” gibi uygulamalar, hedefe giden yolda atılmış masum görünen ama son derece tehlikeli adımlardır. Türkiye’nin geleceği olan çocuklar, karanlık gündemin en savunmasız kurbanlarıdır. 

Bitmeyen İltihap, Çöken Bağışıklık: Kontrol Toplumuna Hazırlık

Daha önceki mRNA deneyiminden biliyoruz ki, vücuda dışarıdan sürekli ve karmaşık biyolojik ajanların sokulması, kronik iltihaplanmaya ve bağışıklık sistemi sorunlarına yol açmaktadır. Spike proteinlerinin yarattığı tahribat ortadayken, şimdi çocuklarımızın bedenine altı farklı bileşeni aynı anda enjekte etmek, bağışıklık sistemlerini daha da fazla strese sokacak, uzun vadede otoimmün hastalıklara, alerjilere ve diğer kronik sağlık sorunlarına zemin hazırlayacaktır.

Sürekli hasta, yorgun ve ilaçlara bağımlı, merak edemeyen, sorgulayamayan ve itiraz edemeyen nesil yaratmak, küresel kontrol mekanizmasının temel hedeflerindendir. Sağlıklı, dirençli ve sorgulayan bireyler yerine, kolayca yönetilebilen, itaatkâr kitleler istenmektedir. 

Gerçekler Yine Gizleniyor: Uyanış ve Direniş Şart!

Tıpkı planlı pandemi sürecinde olduğu gibi mRNA aşılarının yan etkilerinin ve uzun vadeli risklerinin gizlenmeye çalışma riski olan gibi, yeni “altılı karma aşı” uygulamasının da potansiyel tehlikeleri hakkında kamuoyu yeterince bilgilendirilmemektedir. Veriler karartılıyor, bağımsız araştırmalar engelleniyor ve eleştirel sesler susturuluyor. Ancak sinsi planlar artık deşifre olmuştur. Bilim dünyasından ve halktan yükselen haklı itirazlar, dayatmalara karşı direnişin fitilini ateşlemiştir.

Çocuklarımızın sağlığı ve geleceği pazarlık konusu yapılamaz. Yeni aşı dayatması da dahil olmak üzere, tüm şüpheli tıbbi müdahalelere karşı sorgulayıcı olmak ve bilgi talep etmek her ebeveynin ve vatandaşın hakkı ve görevidir. 

Büyük Sıfırlama Altında Transhümanizm ve Türkiye İçin Alarm Zilleri

Hiçbir şüpheye mahal vermeden tekrarlayalım: Küresel elitlerin ‘Büyük Sıfırlama’ (Great Reset) projesi, tüm hızıyla devam eden kanıtlanmış gerçektir ve nihai hedefi, insanlığı dönüştürerek tam kontrol sağlamaktır. mRNA aşıları ve şimdi de “altılı karma aşı” gibi uygulamalar, planın biyolojik cephesini oluşturma riski taşımaktadır.

Elitlerin amaçı; Türkiye gibi ulus devletleri zayıflatmak, bireysel özgürlükleri yok etmek ve insanlığı genetik olarak modifiye edilmiş, teknolojiye bağımlı “transhüman” geleceğe hapsetmektir.

Türkiye, pandeminden bu güne kadar şeytani planın öncelikli hedeflerinden biri olmaya devam etmektedir. Çocuklarımız üzerinden yürütülen son hamle, alarm zillerinin artık en yüksek perdeden çalması gerektiğini göstermektedir. Küresel kuşatma ve transhümanist tehdit karşısında gafletten uyanmak, gerçekleri tüm çıplaklığıyla görmek ve çocuklarımızın, milletimizin geleceğine sahip çıkmak için topyekûn bilinçlenme ve direniş sergilemek, ertelenemez tarihi sorumluluktur.

Küresel İfşa

Yazar

Banner
Yasal Uyarı:
Okuyucularımız, kaynak gösterdikleri takdirde içerikleri izin almadan kullanabilirler. Aksi takdirde kanunen fikir hırsızlığına, Allah katında da kul hakkına girerler.