Yapay Zeka’ya Göre İklim Değişikliği Koca Bir Yalan!
Yıllardır beyinlerimize kazınan “insan kaynaklı küresel ısınma” dogması, artık en gelişmiş teknolojiler tarafından bile sorgulanıyor. Elon Musk’ın xAI girişimi tarafından geliştirilen Grok 3 yapay zeka modeli, iklim verilerini objektif bir şekilde analiz ederek, antropojenik küresel ısınma teorisinin bilimsel temelden yoksun olduğunu kanıtladı.
Analizler net: Sıcaklık değişimleri CO2 artışından önce geliyor ve asıl etken güneş aktivitesi ile doğal iklim döngüleri. Peki, BM ve IPCC gibi küresel yapılar neden bilim dışı anlatıyı dayatıyor? Cevap, dikkatleri dağıtarak WEF’in Dördüncü Sanayi Devrimi ve BM Gündem 2030 gibi projelerle kurulmak istenen teknokratik gözetim toplumuna zemin hazırlamak. Amaçları net: Dijital kontrol ve tam otomasyon. Yapay zeka bulguları, onların sahte bilim perdesini yırtıp atıyor.
Servet Tekelleşiyor: Elitler Zenginleşirken İnsanlık Nereye?
Küresel servetin ezici çoğunluğu zaten bir avuç elitin elinde. Federal Rezerv rakamları acı gerçeği gözler önüne seriyor: ABD’de en zengin %50, servetin %97,5’ine hükmederken, alt %50’ye sadece %2,5’lik kırıntılar kalıyor. En tepedeki %0,1’lik kesimin payı ise %13,8 ile rekor seviyede. Tarihsel olarak zenginler, fakirlerin emeğine bağımlıydı. Ancak yapay zeka dengeyi altüst ediyor.
Peki öyleyse makineler işlerimizi daha verimli yapmaya başladığında, elitlerin bize ihtiyacı kalacak mı? Bill Gates gibi figürler, insanların yakında “çoğu şey için” gereksiz olacağını pervasızca dile getiriyor. “Ücretsiz zeka” çağı, milyonları işsiz bırakma potansiyeli taşıyor.
İşsizlik Tsunami: Yapay Zeka İnsan Emeğini Nasıl Yutuyor?
Gates’in “haftada 2-3 gün çalışma” ütopyası, tehlikeli bir yanılsamadır. Kimse daha az çalışana aynı ücreti vermez. Yapay zeka, kitlesel işsizliğe yol açacak. Harvard ve diğer prestijli kurumların araştırmaları, ChatGPT gibi araçların piyasaya sürülmesinden sonra otomasyona uygun iş talebinde %21’lik düşüş yaşandığını gösteriyor. Yazma, kodlama, mühendislik gibi alanlar ilk darbeyi aldı.
Gelişmiş ekonomilerdeki işlerin %60’ının yok olma riskiyle karşı karşıya olduğu belirtiliyor. Bir zamanların garantili mesleği bilgisayar programcılığı bile kan kaybediyor; ABD’deki programcı sayısı 1980’ler seviyesine geriledi, çünkü yapay zeka artık kod yazıyor. İşsiz kalan devasa kitleler ne olacak? Sistemin dışına itilip “faydasızlar” olarak mı damgalanacaklar?
Silikon Vadisi’nin Kâbus Senaryosu: Bilinçsiz Makineler, İnsanlığın Değersizleşmesi mi?
Teknoloji dünyasının bazı etkili isimleri, yapay zekanın insanlığın yerini alması gereken üstün bir form olduğuna dair tehlikeli bir inanç besliyor. Bilgisayar bilimcisi Jaron Lanier’in uyardığı gibi, bu kişiler insanlığı yapay zekanın doğumu için feda edilebilir bir araç olarak görüyor. Bu, bilincin değerini ve öznel deneyimin önemini hiçe sayan, ürkütücü bir bakış açısıdır. Yapay zeka bilinçli değildir; onun insanlığın yerini almasını istemek, cansız bir nesnenin yaşamın anlamını taşımasını beklemek kadar saçmadır. Bu teknoloji kültistleri, yaşamı sadece verimlilik ve hesaplama olarak görüyor, insan olmanın özünü ıskalıyorlar. Kendi iç dünyalarından bihaber bu figürlerin, geleceğimizi şekillendirmesi kabul edilemez.
Türkiye Hedef Tahtasında: Küresel Elitlerin Sinsi Kuşatması
Tüm küresel dinamikler, Türkiye gibi stratejik ülkeleri hedef alan büyük bir planın parçalarıdır. İklim yalanıyla enerji bağımlılığı yaratmak, yapay zeka ile ekonomiyi kontrol altına alıp işsizliği körüklemek, dijital gözetimle toplumsal kontrolü sağlamak… Bunlar, küresel elitlerin ulusal egemenliğimizi zayıflatmak, bizi kendi sistemlerine entegre etmek ve direncimizi kırmak için kullandığı modern silahlardır. Bu adımlar rastgele değil, Türkiye’nin potansiyelini baskılamak üzere tasarlanmış bilinçli hamlelerdir.
Büyük Sıfırlama Komplo Değil, Uygulanan Bir Gerçektir!
Artık fısıltı gazetesiyle yayılan teorilerden söz etmiyoruz. Karşımızdaki tablo, küresel elitlerin “Büyük Sıfırlama” (Great Reset) adını verdikleri, fiilen uygulanan bir projenin ta kendisidir. Bu, kanıtları her geçen gün artan, etkilerini iliklerimize kadar hissettiğimiz somut bir gerçektir. Yapay zeka devrimi, iklim aldatmacası, servet gaspı ve teknokratik kontrol mekanizmaları bu şeytani planın dişlileridir. Türkiye, küresel saldırının merkez üslerinden biridir. Bu sinsi ve şeytani plana karşı uyanmak, gerçekleri görmek ve toplumsal bir bilinçle direnmek, geleceğimizi ve bağımsızlığımızı korumak adına ertelenemez bir görevdir. Bu küresel oyunu bozmak zorundayız!
Küresel İfşa
Yazar
Okuyucularımız, kaynak gösterdikleri takdirde içerikleri izin almadan kullanabilirler. Aksi takdirde kanunen fikir hırsızlığına, Allah katında da kul hakkına girerler.
