İstanbul’un Tahliyesi ve İşgalini Hedef Alan Haritalar

İstanbul’un Tahliyesi ve İşgalini Hedef Alan Haritalar

Türkiye’nin egemenliği, bağımsızlığı ve toprak bütünlüğü, son yıllarda artan haritalarla ciddi tehditler altındadır. Haritalar, tesadüfen ortaya çıkmamakta, küresel elitlerin İstanbul’a yönelik stratejik “tahliye ve işgal” planlarının parçası olarak karşımıza çıkmaktadır. Planlar, yalnızca haritalardan ibaret olmayıp, Türkiye’nin geleceğini şekillendirmeye yönelik tehditler taşımaktadır. Şimdi, tehditlerin detaylarına ve arka plandaki küresel komplolara odaklanalım.

Küresel Tehditler ve Haritalar

Küresel güçlerin niyetlerini gizlemeden yayınladıkları haritalar ve yaptıkları açıklamalarla açıkça görülmektedir. 15 Mayıs 1919’da Yunan askerlerinin İzmir’i işgali için ABD donanmasının desteğiyle gerçekleştirdiği çıkarma, günümüzdeki benzer planların örneğidir ve İstanbul’un tehdit altında olduğunu göstermektedir. Günümüzde böyle haritalar, yalnızca belgeler değil, aynı zamanda provokasyon aracı olarak kullanılmaktadır.

Yayınlanan Haritalar ve Anlamları

İstanbul’un tahliyesini hedef alan bazı haritalar, küresel elitlerin planlarını gözler önüne sermektedir:

Yunanistan medyası tarafından yayınlanan Ecumenopolis haritasında, Kanal İstanbul ile İstanbul Boğazı arasındaki bölge “Ekümenik Şehir” olarak tanımlanırken, aynı zamanda haritada öte Türkiye’nin toprak bütünlüğünü hedef alan işgal planının parçasıdır.

CBS News haritasında İstanbul, kurtarılmış “Yunan Şehri” olarak gösterilmekte, Türk halkı arasında korku ve belirsizlik yaratmayı hedeflemektedir.

FOX News ise İstanbul’suz Türkiye’yi Ortadoğu ülkesi olarak tanımlayarak, Türkiye’nin uluslararası konumunu sorgulatan algı oluşturup, elitlerin Türkiye’yi zayıflatma çabalarının parçasıdır.

Türk medyası 2021 yılında İstanbul’da büyük depreme karşı hazırlık yapıldığını ve tahliye planlarının oluşturulduğunu belirterek, halkın psikolojik durumunu hedef alarak endişeleri artırmaktadır.

Tüm haritalar, II. Vatikan Konsili’nin kararları doğrultusunda İstanbul’un ortak hedef olduğunu göstermektedir. Küresel elitlerin, böyle haritalarla Türk halkını manipüle etme gayretleri, tarihsel bağlamda daha da anlam kazanıyor.

II. Vatikan Konsili Nedir?

II. Vatikan Konsili, 1962’de Papa 23. Loannes tarafından başlatılan ve 1965’te sona eren, Katolik Kilisesi için kritik ekümenik konsildir. Konsilde ekümenizm, diğer dinlerle ilişkiler ve kilisenin modern dünyadaki rolü üzerine önemli tartışmalar yapılmış, Hristiyanlıkta birlik ve diyalog çağrısı yapılmıştır. Protestan ve Ortodoks kiliseleri gözlemci olarak davet edilerek, dinler arası ilişkilerin geliştirilmesine yönelik adımlar atılmıştır. Ancak, konsilin aldığı kararların arka planındaki siyasi ve stratejik gerçekler genellikle göz ardı edilmektedir. Kararları, küresel elitlerin İstanbul’u hedef almasının parçası olarak değerlendirilmelidir.

II. Vatikan Konsili’nin Kararları ve Gizli Amaçları

Konsilin aldığı kararlar, Vatikan’ın resmi web sitesinde birçok dilde yayımlanarak gizli saklı kalmamaktadır. Ancak bilgilerin gizemli görünmesi, toplumun okuma alışkanlıklarıyla ilişkilidir. II. Vatikan Konsili’nin kararları, sadece dini değil, aynı zamanda siyasi ve stratejik bağlamda ele alınmalıdır. Kararlar, Hristiyanlıkta birlik sağlama, diğer dinlerle diyalog geliştirme ve modern dünyada kilisenin rolünü yeniden tanımlama gibi önemli konuları içermektedir. Ancak bazı grupların, kararları kendi çıkarları doğrultusunda kullanmaları, İstanbul’un stratejik önemini artırmakta ve küresel elitlerin planlarını derinleştirmektedir.

İstanbul’un Hedef Olmasının Nedenleri

II. Vatikan Konsili’nin kararları doğrultusunda, doğal afetler, kıtlık ve yoksulluk gibi olumsuz durumların stratejik planlarda kullanılması hedeflenirken, İstanbul planların merkezinde yer alması şehrin önemini artırmaktadır. Elitler, İstanbul’u ele geçirerek bölgedeki güç dengesini değiştirmeyi ve tarihi ile kültürel zenginlikleri sayesinde Doğu ve Batı arasında köprü işlevi gören stratejik konumu, kontrol altına almayı amaçlaması, İstanbul’un kontrolünün küresel güç dengelerini etkileyebileceğini göstermektedir.

Ekümenizm ve İstanbul’un Tahliyesi

İstanbul’un tahliyesi, ekümenizm hedefleri doğrultusunda ekonomik savaş, hava kirliliği, konut sorunları ve demografik değişim gibi unsurlarla desteklenerek, elitlerin halkı bölme ve zayıflatma stratejilerinin parçası olarak ciddi tehditler oluşturmaktadır. Süreç, İstanbul’un kültürel ve dini kimliğini tehdit eden siyasi ve sosyal dönüşümleri hızlandırarak, elitlerin şehri kendi çıkarları doğrultusunda yeniden şekillendirilmesi amacını taşımaktadır.

Küresel Elitlerin İstanbul’u Sıfırlama Planları

İstanbul’un tahliyesiyle sıfırlanmasına yönelik planlar, küresel elitlerin “Büyük Sıfırlama” hedefleri doğrultusunda 2030’a kadar adım adım hayata geçirilmeye çalışılmaktadır. Planlar, ekonomik, sosyal ve kültürel yeniden yapılandırmayı amaçlayarak insanları kontrol altına almayı ve bağımsızlıklarını kaybettirmeyi hedeflemektedir. Ancak, millet olarak birlik ve beraberlik içinde hareket edersek, küresel tehditlere karşı durabiliriz. Uyanık ve şuurlu olmak, geleceğimizi korumak için kritik adımdır; geçmişte olduğu gibi bugün de vatanımızı savunmak tercih meselesi değil, zorunluluk ve sorumluluk taşımaktadır.

Sadi ÖZGÜL

Yazar

[Yazar]
Banner
Yasal Uyarı:
Okuyucularımız, kaynak gösterdikleri takdirde içerikleri izin almadan kullanabilirler. Aksi takdirde kanunen fikir hırsızlığına, Allah katında da kul hakkına girerler.